Sait Faik Abasıyanık (1906-1954)

sait faik abasiyanik

Hikâye yazarı olarak öne çıkan Sait Faik Abasıyanık, 18 Kasım 1906'da Sakarya'da dünyaya gelir.  İlköğrenimini Adapazarı'nda Rehber-i Terakki ismindeki özel okulda tamamlar. Daha sonra Adapazarı İdadisinde iki yıl öğrenim görür. Kurtuluş Savaşı nedeniyle buradaki eğitimine ara vermek zorunda kalır. Ailesinin İstanbul'a taşınması nedeniyle İstanbul Erkek Lisesinde öğrenimine devam eder. Onuncu sınıftan sonra Bursa Lisesinde okur. Yükseköğrenimine İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde başlayan Sait Faik Abasıyanık bir süre burada öğrenim gördükten sonra yurt dışında iktisat eğitimi almak için önce İsviçre'ye oradan da Fransa'ya gider. Burada Fransızcasını geliştirir.

Sait Faik Abasıyanık, 1933'te Fransa'dan İstanbul'a döner. Bir süre İstanbul'da Türkçe öğretmenliği yapar. Okulda uyum problemleri yaşayınca okul idaresiyle sık sık karşı karşıya gelir. Daha sonra babasından aldığı destekle ticarette yönelir. Başarılı olamayarak işsiz kalır. Ayrıca o yıllarda "Varlık" dergisinde öykülerini yayımlamaya başlar. 1936'da ilk hikâye kitabı "Semaver"i Remzi Kitabevi'nden çıkarır.

Sait Faik Abasıyanık, 1937 yılında yeniden yurt dışına gider. Marsilya'da çok kısa bir süre kalıp geri döner. Bu ara babası, 1938'de Burgaz Adası'nda bir köşk satın alır. Bu esnada babası ölür. Bu ada ileride Sait Faik'in yaşantısında önemli yer tutar. Yazın çalışmalarına devam eden Sait Faik Abasıyanık, 1939'da "Sarnıç" hikâyesini kaleme alır. 1940 yılında da "Şahmerdan" ismindeki üçüncü kitabını yayımlar. Yazdıklarından bir ara hakkında dava açılsa da dava sonunda beraat eder. Morali oldukça bozulan yazar kitap yazmayı bırakarak muhabirlik yapmaya başlar. Sonra yeniden yazın çalışmalarına başlar. 1944'te "Medar-ı Maişet Motoru" romanını yayımlar. Roman, Bakanlar Kurulu Kararı ile toplatılır.

Sait Faik Abasıyanık, romanının toplatılması nedeniyle büyük hayal kırıklığı yaşar. Bu ara yazınsal çalışmaları yavaşlar. Balık tutarak veya bazen de boş boş gezerek günlerini geçirir. 1948'de "Lüzumsuz Adam" öyküsünü yayımlayarak yazın çalışmalarına yeniden başlar. Hastalanıp kendisine siroz teşhisi konan Sait Faik Abasıyanık, 1951'de Fransa'ya gidip orada tedavi olmayı kararlaştırır. Burada sadece beş gün kalıp İstanbul'a döner. Bu dönüş sonrası Sait Faik Abasıyanık, yazarlık hayatının en verimli günlerini geçirir. "Havada Bulut", "Kumpanya" ve "Havuz Başı" kitaplarını; 1952'de "Son Kuşlar"ı yayımlar. 1953'ten sonra "Kayıp Aranıyor", "Şimdi Sevişme Vakti", "Alemdağ'da Var Bir Yılan", "Yaşamak Hırsı" kitaplarını çıkarır.

Sait Faik Abasıyanık, 11 Mayıs 1954'te siroz hastalığı nedeniyle İstanbul'da hayata veda eder. Cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilir. Ölümünden sonra Burgaz Adası'nda bulunan evi müzeye dönüştürülür.

  
Edebi Kişiliği
 
  • Modernizmi esas alan yazarlardan olan Sait Faik Abasıyanık, çağdaş Türk hikâyeciliğinin kurucuları arasında yer alır.
  • Öykücülüğü üç dönemde incelenebilir. İlk dönem öykülerinde ortak özellik olarak insan sevgisi ön plana çıkar. Bu dönemde zenginlere karşı emekçileri yüceltir. Orta dönemde dilinde çok önemli değişiklik olur. Devrik cümleyi ön plana çıkarıp argoya ve günlük konuşma diline başvurur. İlk dönemdeki insan sevgisi, yerini avarelik, boşluk ve umutsuzluğa bırakır. Yazar, bu dönemde kendi içine kapanıp kendi sorunlarını işler. Son dönemde genellikle öykülerinde ortak karakterler öne çıkar.
  • Türk edebiyatında, öykü alanında yeni bir dönem başlatır.
  • Çehov tarzı (durum-kesit) denilen modern öykünün Türk edebiyatındaki temsilcisi olan Sait Faik Abasıyanık olaydan ziyade yaşamdan kesitler sunar.
  • Yazmayı kendisi için bir ihtiyaç olarak görür.
  • Gerçekçi yönüyle ön plana çıkan Abasıyanık gözleme de büyük önem verir.
  • Hikâyelerinde balıkçıları, avare ve serserileri, meyhane, park ve sokaklarda gördüğü yoksulları, yakından tanıdığı insanları konu edinir.
  • Kişileri, yaşadıkları çevreye ve karakterlerine uygun olarak ele alır.
  • Tabiat, Burgaz Ada, ihtiyarlar, boyacı çocuklar, balıkçı kahveleri, martılar, deniz, hayvan ve hayata duyduğu sevgi eserlerini süsleyen önemli öğeler olarak öne çıkar.
  • Hikâye ve romanlarında Adapazarı, Bursa, İstanbul özellikle de İstanbul'un her köşesini mekân olarak seçer. Bu yönüyle Sait Faik Abasıyanık "İstanbul öykücüsü" olarak anılır.
  • Eserlerinde süsten, sanat kaygısından ve yapmacıktan uzak sade bir anlatımla büyüleyici, bir üslubu tercih eder.
  • Kimi öykülerinde gerçeküstü özellikler ön plana çıkar. Sait Faik Abasıyanık, bu öykülerinde kendini bir balığın yerine koyarak hayatını bir balığın, martının penceresinden anlatır.
  • Şiirsel anlatım Sait Faik'le özdeşleşen bir anlatım olur.
  • Eserlerinde genellikle kısa anlatımlı cümleler yer alır.
  • Zaman zaman argolu sözlere başvurur.
  • Hayallerini ve düşüncelerini samimi bir şekilde ifade eder.
  • Dünyaya bakış açısını "Her şey bir insanı sevmekle başlar." sözüyle özetler.
  • Yazı hayatına başlamasıyla "müflis tacir", "züğürt yazar", "küfürbaz şair" sıfatları başta olmak üzere çok sayıda sıfatla anılır.
  • Sait Faik Abasıyanık, Fransızcadan çok sayıda eseri dilimize çevirir.
  • "Medarı Maişet Motoru" romanı 1970'te "Ağlayan Melek" ismiyle filme çekilir.
  • Her yılın 11 Mayıs'ında anısına "Sait Faik Hikâye Armağanı" ödülü verilir.
  • "Semaver" öyküsünde İstanbul'da bir fabrikada işçi olarak çalışan Ali'nin annesiyle geçirdiği mutlu günleri anlatır. Semaver, Sait Faik Abasıyanık'a her sabah yeniden hayat aşılayan büyük bir moral kaynağı haline gelir. Annesinin sabah vakti ölmesiyle bu mutluluk bozulur.
  • "Lüzumsuz Adam"da Mansur Bey isminde bütün günleri aynı uğraşlarla geçen bir adamın hikâyesi anlatılır. Öyküde Mansur Bey'in hayatındaki sıradanlıklar ve bundan duyduğu zoraki mutluluk ön plana çıkarılır.
  • "Kayıp Aranıyor" romanında "Nevin" isminde bir kadının mutluluğu, huzuru araması anlatılır.
  • "Sarnıç", Sait Faik Abasıyanık'ın ilk kitabı olan "Semaver"de anlatmadığı öykülerini içerir. İlk bölümde Adapazarı ve Bursa'da yaşadığı dönemlerde gözlemlediği gelenek ve görenekleri; ikinci bölümde İstanbul'da yaşadıkları ve gördükleri; son bölümde ise yurt dışı tecrübelerinin oluşturduğu iki hikâyesi yer alır.
  • "Şahmerdan" öyküsünde ağırlıklı olarak İstanbul izlenimlerini anlatır. Ayrıca Adapazarı ve Bursa'da gördükleri de bu kitapta yer alır. Yine bu kitapta yer alan iki öyküyle de ilk kez Doğu Anadolu'ya açılır.
  • "Mahalle Kahvesi", Sait Faik Abasıyanık'ın yirmi iki öyküsünü barındıran kitabıdır. Hikâyelerin çoğunda kendisini ve İstanbul'da yaşayan insanları anlatır.
  • "Havada Bulut" öyküsünde II. Dünya Savaşı'nın olduğu yıllarda İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde aylak aylak gezen bir öğrencinin dünyayı umursamayan maceralarını konu edinir.
  • "Kumpanya" öyküsünde Sait Faik Abasıyanık, tuluat tiyatrolarını ve bu tiyatrolarda çalışan insanların yaşamlarını konu alır. Tiyatroda çalışanlar vasıtasıyla kent yaşamındaki değişim gözler önüne serilir.
  • "Havuz Başı" öyküsünde Sait Faik Abasıyanık Havuz Başı'nda okuyucuyla dertleşir, okuyucuya içini döker, kendini anlatır. Adapazarı'nda geçirdiği çocukluk günlerini de yine bu kitapta anlatır.
  • "Alemdağda Var Bir Yılan" öyküsü, Sait Faik Abasıyanık'ın ölmeden önce kaleme aldığı son öykü kitabıdır. Kitapta Abasıyanık, kendi yalnızlığını anlatır.

  

Eserleri

Öykü

Sarnıç

Semaver

Şahmerdan

Lüzumsuz Adam

Havada Bulut

Mahalle Kahvesi

Kumpanya

Havuz Başı

Son Kuşlar

Alemdağda Var Bir Yılan

Tüneldeki Çocuk

Az Şekerli

Roman

Kayıp Aranıyor

Medarı Maişet Motoru

 
Ayrıca bakınız


Öz (Saf) Şiir Anlayışını Sürdüren Şiir


Serbest Nazım ve Toplumcu Gerçekçi Şiir


Milli Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Şiir (Memleketçiler)


Birinci Yeni (Garipçiler)


Garip Dışında Yeniliği Sürdüren Şairler


Maviciler


Hisarcılar


İkinci Yeni Şiiri


1960 Sonrası (İkinci Yeni Sonrası) Toplumcu Şiir


1980 Sonrası Türk Şiiri


Cumhuriyet Döneminde Halk Şiiri


Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında Anlatmaya Bağlı Metinler (Hikâye-Roman)


Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında Göstermeye Bağlı Metinler (Tiyatro)


Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında Öğretici Metinler


Ayrıca bakınız


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder