HÜSEYİN CAHİT YALÇIN (1875-1957)

Hüseyin Cahit Yalçın, lise öğrenimini tamamladıktan sonra Mekteb-i Mülkiyede (İstanbul) yüksek tahsilini yapar. Arkadaşlarıyla "Mektep" dergisini çıkararak gazetecilik hayatına başlar. Sonrasında Edebiyat-ı Cedide topluluğuna katılıp gazetecilik yaşamını sürdürür. 1899'da ilk hikayesi olan "Hayat-ı Muhayyel" kitabını yayımlar.
Hüseyin
Cahit Yalçın, 1900'de Servet-i Fünun dergisinin yöneticisi olur. Fransızcadan
çevirdiği ve 1901'de yayımladığı "Edebiyat ve Hukuk" makalesi Fransız Devrimi'nden
söz ettiği için dergi, II. Abdülhamit yönetimi tarafından kapatılır. Bu, aynı zamanda Servetifünun Edebiyatı'nın da sonu olur.
1908'de edebiyatı bırakıp
siyaset ve gazeteciliğe yönelir. 1908'de arkadaşlarıyla "Tanin" gazetesini
kurar. İttihat ve Terakki'den milletvekilli seçilip bir dönem meclis
başkanlığı yapar. 31 Mart Olayı sırasında Rus elçiliğinin yardımıyla Romanya'ya
kaçmak zorunda kalır. Hükümeti eleştirdiği için 1912'de gazetesi kapanır.
Viyana'ya kaçıp Bab-ı Ali Baskını ile İstanbul'a döner. Tekrardan "Tanin"
gazetesini çıkarır. Bu defa da eleştirilerini İttihat ve Terakki'ye yöneltir.
Partiden eleştiri alınca gazeteyi onlara satar.
Hüseyin Cahit Yalçın, I.
Dünya Savaşı sonrasında İngilizler tarafından meclisin dağıtılmasıyla Malta
Adası'na sürgün edilir. İngilizler tarafından serbest bırakılıp İstanbul'a
gelince "Renin" adında bir gazete çıkarır. Gazetede Anadolu'daki milli
mücadeleyi övücü yazılar kaleme alır. Sonra gazeteyi "Tanin"e dönüştürür. 1923'te
ve 1925'te (İstiklal Mahkemesi tarafından) iki kez yargılanır. 1925'te hem
gazetesi kapatılır hem de hapse girer. İzmir'de Mustafa Kemal Paşa'ya yapılan
suikast girişiminden sonra İstiklal Mahkemesi, bazı eski ittihatçıları idam
cezasına çarptırır. Bu sorgulamada Hüseyin Cahit Yalçın beraat eder.
1926'da Çorum sürgünü bitince
İstanbul'a döner. 1930'da Sanayi ve Maadin Bankası'nda çalışmaya başlar. I. Türk Dili Kurultayı'nda dil konusundaki görüşlerinden ötürü
bankadaki görevine son verilir. Sonraki yıllarda Çankırı, İstanbul ve Kars
milletvekilliliği görevlerinde bulunur. Daha sonra eskiden çıkardığı gazeteleri yeniden
çıkarmaya başlar fakat bu gazetelerin ömürleri uzun olmaz.
Hüseyin Cahit Yalçın, 18 Ekim 1957'de
İstanbul'da hayatını kaybetti. Naaşı, Feriköy Mezarlığı'na defnedildi.
Edebi Kişiliği
Türk
gazeteci, yazar, çevirmen, siyaset adamı Hüseyin Cahit
Yalçın, önceleri roman ve hikâyeci olarak ün yapmış sonrasında siyasi
yazarlığa yönelmiştir. Servetifünun dergisinin Tevfik Fikret'ten sonraki yazı
işleri müdürlüğü görevini üstlenen Yalçın, Doğu kültürüne karşı Batı kültürünü
savunan makaleleriyle tanınır. Meşrutiyet'in ilanından sonra siyasi makaleler
yazmış Milli Mücadele sonrası gerçekleştirilen bazı devrimlere
karşı çıktığı için yargılanıp sürgüne gönderilmiştir.
Roman ve hikâyelerinde gözleme yer veren gerçekçi bir yazar olan Hüseyin Cahit Yalçın'ın yazın hayatı Servetifünun Edebiyatı'ndan önce okuduğu Ahmet Mithat Efendi'ye ait olan telif ve tercümelerle başlar. Sonrasında Fransız edebiyatının etkisiyle nesir türünde eserler neşreder. Hüseyin Cahit Yalçın'ın asıl tanınmasını sağlayan da Servetifünun Edebiyatı içinde neşrettiği eleştiri türündeki yazıları olur. Ayrıca Servet-i Fünun dergisinde neşrettiği öyküler, fıkralar, makaleler de ona büyük ün kazandırır.
Hüseyin Cahit Yalçın, "sanat için sanat" anlayışına bağlıdır. Edebiyatın amacını sanat olarak görüp edebiyatın bir araç değil amaç olduğu görüşünü savunur. Eserlerinde konu olarak Rumlar ve azınlıklar yer alır. İstanbul dışına pek çıkmamış olan Hüseyin Cahit Yalçın, eserlerinde yerli ve orta sınıfa çok az yer vermiş çoğunlukla Batıya özenen aydın ve zengin tipleri işlemiştir. Sanatçı, akım olarak realizmin, roman türünde de ilkin Ahmet Mithat Efendi'nin etkisinde kalır.
Hüseyin Cahit Yalçın, Servetifünun sanatçılarına göre
oldukça yalın ve yapmacıksız bir dil kullanır. Anlatımında süsten uzak kalmayı tercih edip halk ağzını önemser. Yazarın hikâye, eleştiri ve romanlarında da bu dil hakim olur.
Hüseyin Cahit Yalçın'ın hikâyeleri teknik
açıdan kusurlu olsa da olayların anlatımında yazar oldukça
başarılıdır. Öykülerinde İstanbul'da yaşayan azınlıkları, seçkin kişileri,
zengin ailelerin yaşamlarını anlatır. Hikâyelerindeki tasvir ve ruh çözümlemelerini oldukça geniş bir şekilde yapar.
Hüseyin Cahit Yalçın, daha çok eleştiri (tenkit) türündeki yazılarıyla
tanınır. Hatta bu türün Servetifünun Dönemi'ndeki en önemli yazarı kabul
edilir. Servetifünun Edebiyatı'na yöneltilen eleştirilere verdiği cevaplar da
oldukça etkili olur. Ayrıca sanatçı, fıkra, anı, mensur
şiir türlerinde de eserler kaleme alır.
Hüseyin Cahit Yalçın, Eski edebiyata karşı yeni
edebiyatı ve yenilikçiliği savunan yazılar yazar. Eski-yeni
tartışmalarında ise yeni edebiyatın başta gelen savunucuları arasında yer
alır.
"Kavgalarım" eseri Servetifünun Edebiyatı'nı savunmak için kaleme
aldığı makale ve eleştirilerini içerir. Bu eserinde önce
eski edebiyat taraftarlarına verdiği cevaplara yer verir. Edebiyat-ı
Cedidecileri Dekadanlıkla suçlayan Ahmet Mithat Efendi ile girdiği sert
tartışmalar da bu eserinde yer alır.
"Oğlumun Kütüphanesi" başlığı altında
çeşitli konularda kaleme aldığı bilim eserlerini yayımlar.
Hüseyin Cahit Yalçın'ın 1981'de yayımladığı
"Nadide" romanında biçim ve öz bakımından Ahmet Mithat Efendi'nin
etkisi bariz bir şekilde görülür.
"Hayal İçinde" romanında gerçekçi bir
yaklaşım temelinde ruhsal çözümlemeler ön plana çıkar. Realist bir görüşle
birtakım gözlemlere dayanarak bu eserini kaleme alır.
Hüseyin Cahit Yalçın'ın Fransızcadan çevirerek yayımladığı "Edebiyat
ve Hukuk" adlı makalesi Servetifünun dergisinin kapatılmasına dolayısıyla
topluluğun dağılmasına yol açar.
Eserleri
Roman
Hayal İçinde
Nadide
Öykü
Hayat-ı Muhayyel
Hayat-ı Hakikiye Sahneleri
Niçin Aldatırlarmış
Anı
Malta Adası'nda
Edebi Hatıralar
Meşrutiyet Hatıraları
Monografi
Talat Paşa
Ayrıca bakınız
Servetifünun Edebiyatı Sanatçıları
Hüseyin Cahit Yalçın (1875-1957)
Servetifünun Dönemi'nin Bağımsız Sanatçıları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme