ZAMİR (ADIL)
İsim olmadıkları hâlde
isimlerin yerini tutan sözcüklere zamir (adıl) denir.
Zamirler, isim soylu sözcükler içerisinde değerlendirilir. İsimlerin yerini
geçici olarak tutar. Zamirler, sözcük ve ek durumunda olanlar olmak üzere
ikiye ayrılır.
A. Sözcük Biçimindeki
Zamirler
1. Kişi Zamirleri
2. İşaret Zamirleri
3. Belgisiz Zamirler
4. Soru Zamirleri
B. Ek Biçimindeki Zamirler
1. İyelik Zamirleri
2. İlgi Zamirleri
A. Sözcük Biçimindeki
Zamirler
1. Kişi (Şahıs)
Zamirleri
Sadece insan isimlerinin
yerini tutan zamirlerdir. Sözü söyleyenle diğerlerini ayırmada
kullanılır. Üç tekil, üç de çoğul olmak
üzere altı şahıs zamiri vardır. Bunlara kişi zamiri de denir.
Bu zamirler;
1. tekil kişi → ben
2. tekil kişi → sen
3. tekil kişi → o
2. tekil kişi → sen
3. tekil kişi → o
1. çoğul kişi → biz
2. çoğul kişi → siz
3. çoğul kişi → onlar
2. çoğul kişi → siz
3. çoğul kişi → onlar
Örnek
Ben, bir türlü benden kurtulamadım.
Sen, bu konuda niçin beni anlamak istemiyorsun?
Yeşillikler içerisinde bulacağım seni bir gün.
O, en sevdiğim arkadaşımdı.
Biz, hiçbir zaman başkalarını anlamakta zorluk çekmemeliyiz.
Biz, her gece uğultularını dinlerdik rüzgârın.
Bu konuda doğru olanı sadece siz yapıyorsunuz.
Onlar, bizi anlamamakta ısrar ediyorlardı.
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
Kişi (Şahıs) Zamirleri ile
İlgili Uyarılar
1. Türkçede "ben,
sen" zamirleri adın yönelme ekini (-e hâl ekini) aldıklarında ses değişimi
geçirir.
Örnek
Ben-e (bana)
Sen-e (sana)
2. Zamirler, isim çekim eklerini alabilir. Şahıs
zamirleri karşımıza çekim eki almış şekliyle çıkabilir.
Örnek
Ben-den → benden
Sen-den → seni
O-(n)a → ondan
Biz-den → bizim
Siz-de → sizde
Onlar-ı → onları
3. Şahıs (kişi) zamirleri isim
tamlaması kurabilir. Bu durumda şahıs (kişi) zamiri sadece tamlayan
olabilir.
Örnek
Benim derdim dağlardan aşkındır.
Senin sözlerin benim için senettir.
Onun düşünceleri her zaman yolumuzu aydınlatacaktır.
Bizim dağlarımız her baharın çiçeklerle süslenir.
Sizin köyünüz geleneklerini devam ettiriyor olabilir.
Onların evleri her zamanki gibi oldukça sadeydi.
4. "O" ve "onlar"
zamirleri şahısları dile getiriyorsa şahıs (kişi) zamiri, insan dışındaki bir
varlığı, nesneyi dile getiriyorsa işaret zamiri olur.
Örnek
Onu bu millet asla unutmayacak. (şahıs zamiri)
Öğretmenimiz onu alıp cebine koydu. (işaret zamiri)
5. Şahıs zamirleri ile işaret sıfatları çokça karıştırılır. İşaret sıfatlarından sonra mutlaka bir isim gelir
ve sıfat tamlaması oluşturur. Şahıs zamirleri ise tek başlarına
kullanılır.
Örnek
O, bu yörenin en saygın kişilerindendi. (şahıs zamiri)
O adaya bir gün gidip bir gece kalmayı düşünüyorum. (işaret sıfatı)
6. "Sen" yerine saygı ve nezaket
amacıyla "siz" zamiri de kullanılır. Bu durumda özne-yüklem
uygunluğuna dikkat edilir.
Örnek
Siz tek başınıza nasıl oraya gidebildiniz?
Not: Kişi (şahıs)
zamirlerinin dışında adına dönüşlülük zamiri denilen "kendi" zamiri
de bir kişi zamiridir. Dönüşlülük zamirinin asıl görevi pekiştirmedir.
Dönüşlülük zamirinin bazı özellikleri aşağıda gösterilmiştir.
a. Kişi zamiriyle kullanıldığında kişi anlamını kuvvetlendirir ve pekiştirir.
Örnek
Bunu ben kendim yaptım.
Bunu sen kendin yazacaksın.
b. İsim
tamlamalarında hem tamlayan hem de tamlanan olarak kullanılabilir.
Örnek
Adamın kendisi
c. İkileme
oluşturur.
Örnek
Kendi kendine bir şeyler mırıldanıyor.
Kendi kendimizi asla
beğenmemeliyiz.
d. "Kendi" (dönüşlülük)
zamirinin şahıslara göre çekimi aşağıdaki gibidir:
I. tekil şahıs: kendi - m
II. tekil şahıs: kendi - n
III. tekil şahıs: kendi - si
I. çoğul şahıs: kendi - miz
II. çoğul şahıs: kendi - niz
III. çoğul şahıs: kendi - leri
Uyarı: Şahıs zamirleri hiçbir şekilde iyelik eki almaz.
2. İşaret (Gösterme) Zamirleri
İsimlerin yerini işaret
yoluyla tutan zamirlerdir. Tekil ve çoğul olarak kullanılabilir. Başlıca işaret
zamirleri: bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, beriki, öteki, ötekiler,
berikiler, ora, bura, şura… zamirleridir.
Örnek
O, artık paslanmış, kullanılmıyor.
O, dün bahçeye dikilmiş.
Bu, bize yapabileceğiniz en büyük kötülük sayılır.
Bu, en son aldığımız arabaydı.
Bunlar bize dedelerimizden kalma yadigarlardır.
Bunlar galiba bizim öğretmenimizin.
Şu, bir zamanlar bahçemizin en güzel çiçeğiydi.
Şu kiminse sonra gelip alsın.
Şunda şaşılacak ne var Allah aşkına?
Şunlar niçin çöpe atılmış.
Şunları da küçük çocuğum için alayım.
Onlar asla çöpe atılmayacak arkadaşlar.
Ötekisi daha pahalı olur bu mevsimde.
Beriki sanki biraz bayattı.
Bura en son kapanacak mekân olmalıdır.
Şura yaz kış böyle yeşildir.
Ora asla unutulmayacak kadar güzeldi.
Not: İşaret zamirleri varlıkların uzaklık-yakınlıklarını
belirtmek için kullanılır.
Bu: Yakın için
kullanılır.
Şu: Biraz uzakta olan
için kullanılır.
O: En uzak için
kullanılır.
Not: "O ve onlar" zamirleri hem işaret hem de kişi zamiri
olarak kullanılabilir. Bu zamirler, insan adlarının yerine kullanılırsa şahıs,
insan dışındaki varlık veya nesnelerin yerine kullanılırsa işaret zamiri olur.
Ayrıca o zamiri aynı zamanda işaret sıfatı olarak da kullanılır.
O, sabah size uğrayıp öyle bize gelecek. (şahıs zamiri)
Onlar, bizim geleceğimizin teminatıdır. (şahıs zamiri)
O, bugüne kadar aldığım en güzel defterdi. (işaret
zamiri)
Onlar, her zaman çabuk bayatlar. (işaret zamiri)
O evde herkes yatmadan önce kitap okur. (işaret
sıfatı)
O akşam hepimiz soluğu onlar da almıştık. (işaret
sıfatı)
Not: "Bu,
şu, o" sözcükleri ek almadan ve bir isimden önce kullanılırsa bu sözcükler
zamir olmaktan çıkıp işaret sıfatı görevini üstlenir.
Örnek
Bu dünyadan herkes bir gün asli vatanına geri dönecektir. (işaret sıfatı)
Bu asla kabul etmeyeceğim bir durumdur. (işaret zamiri)
Şu yol direkt sizi istediğiniz yere götürecektir. (işaret sıfatı)
Not: "O" işaret zamiri özel isim yerine kullanılsa da küçük yazılır ve sonrasında gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Örnek
Kimse O'un Kurtuluş Savaşı'ndaki rolünü küçümseyemez. (yanlış)
Kimse onun Kurtuluş Savaşı'ndaki rolünü küçümseyemez. (doğru)
Not: İşaret zamirleri belirtili isim tamlamalarında
hem "tamlayan" hem de "tamlanan" olarak
kullanılabilir.
Örnek
Bunun derdi benimkinden aşkın. (tamlayan işaret zamiridir.)
Haylazlığın böylesi de çok az görülür. (tamlanan işaret zamiridir.)
Not: "Bu, şu, o, öteki, beriki"
kelimeleri hem sıfat hem de işaret zamiri olarak kullanılabilir.
Örnek
Bu dünya kimseye baki
kalmaz. (işaret sıfatı)
Bu, insanlığın
ulaşabileceği en son makamdır. (işaret zamiri)
Şu okul okuma kültürü
gelişmiş bir okuldur. (işaret sıfatı)
Şu, herkesin hayalini
süsleyen arabadır. (işaret zamiri)
O sokakta artık
Mustafa amca yaşamıyor. (işaret sıfatı)
O, serseri dünyaya
sıkılan son kurşun olsun. (işaret zamiri)
Öteki dünya
her şeyin ayan beyan olacağı bir yer olacaktır. (işaret sıfatı)
Öteki her
zaman buradan geçer. (işaret zamiri)
Beriki adam
bu mahallenin bütün sıkıntılarını göğüsler. (işaret sıfatı)
Beriki zaten
hiç konuşmaya gelmiyor. (işaret zamiri)
3. Belgisiz Zamirler
İsimlerin yerini belli
belirsiz, yaklaşık olarak tutan zamirlerdir. Bir yerde sayı yoksa belirsizlik
vardır. Başlıca belgisiz zamirleri şunlardır: "Bazı,
kimi, hepsi, çoğu, birkaçı, birçoğu, herkes, tümü, tamamı, biri, hiçbiri,
falan, şey..."
Örnek
Her şey insanlık
için yapılmalıdır.
Herkes ödevini yaparsa öğretmenimiz de mutlu olur.
Tümü geç kalmıştı bugün okuldaki derslerine.
İnsanların çoğu merhamet
melekelerini kaybetmiş.
Bunu kim yaptı
acaba?
Bu konuda kimse bizi
anlamak istemiyordu.
Gençlerden birkaçı ağacın
gölgesinde kitap okuyordu.
Biri sizi aramazsa siz yine de onu arayın.
Bu yıl hepsini askere
alacaklar.
Kimi Hindu kimi yamyam kimi bilmem
ne bela!
Tamamı bu konuda aynı düşüncelere sahipti.
Bazıları hayatın hep böyle olacağını farz eder.
Biri yer biri bakar; kıyamet ondan kopar.
Hiçbiri hayatından memnun değildi onun ülkesinde.
Bu yıl birçoğu bu sınava girebilecek.
Not: Belirsizlik bildiren sözcükler bir isimden önce
gelirse ve o ismi etkilerse sıfat, bir ismin yerine gelirse bu sözcükler
belgisiz zamir olur.
Örnek
Kimi insanlar balıkların çeşidini bilir, ben ayrılıkların. (belgisiz sıfat)
Kimi bu kadarını bile hazmedemez. (belgisiz zamir)
Çoğu öğretmen çocuklarla dünyasını süsler. (belgisiz sıfat)
Çoğu bu konuda aynı düşünür. (belgisiz zamir)
Not: Belgisiz
zamirler isim tamlamalarında hem "tamlayan" hem de
"tamlanan" olabilir.
Örnek
Öğretmenlerin çoğu bu konularda kendilerini sorumlu hissediyorlar. (tamlanan)
Herkesin derdi hepimizi ilgilendirmelidir. (tamlayan)
4. Soru Zamirleri
Adların yerini soru
yoluyla tutan zamirlerdir. "Ne, nerede, nereye, nereden, kim, kimi,
hangisi, kaçı vb." sözcüklerle soru zamiri bulunur. Soru zamirini
bulmak için soru zamiri sözcüğünün yer aldığı cümleyi soru cümlesinden normal
cümleye çevirmek gerekir. Soru sözcüğünün yerine isim veya zamir
getirilebilirse sözcük, soru zamiridir.
Örnek 1
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Mustafa, bu cennet vatanın uğruna feda
olur." şeklinde bir cümle karşımıza çıkar. "Kim?" sözcüğü
yerine bir isim getirilebildiği için soru zamiridir.
Örnek 2
Osman sana dün
bakkaldan ne aldı?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Osman bana dün bakkaldan
çikolata aldı." şeklinde bir cümle karşımıza çıkar. Yani soru zamiri olan
"ne?" sözcüğü yerine "çikolata" sözcüğü gelebildiği için
soru anlamı bir soru zamiri ile sağlanmıştır.
Örnek 3
Nerede yatar benim körpe kuzularım?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Salonda yatar benim körpe kuzularım."
şeklinde bir cümle karşımıza çıkar. Soru anlamını veren "nerede?"
sözcüğü yerine "salonda" gelebildiği için cümledeki soru anlamı, soru
zamiriyle sağlanmıştır.
Örnek 4
Arkadaşlar yarın
akşam nereye gideceğiz?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Arkadaşlar yarın akşam sinemaya gideceğiz."
şeklinde bir cümle karşımıza çıkar. Soru anlamını sağlayan "nereye"
sorusu yerine bir isim -sinemaya- gelebildiği için soru anlamı bir soru
zamiriyle sağlanmıştır.
Örnek 5
Nereden buldun bunları?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Sokaktan buldum bunları Ahmet." şeklinde bir
cümle karşımıza çıkar. Soru anlamını sağlayan "nereden?" sözcüğü
yerine bir isim olan "sokaktan" sözcüğü gelebildiği için soru anlamı
bir soru zamiriyle sağlanmıştır.
Örnek 6
Kimden kaptın bu sevdayı ey gönül?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Yârdan kaptım bu sevdayı ey gönül." şeklinde
bir cümle karşımıza çıkar. Soru anlamını sağlayan "kimden?" soru
sözcüğü yerine bir isim olan "yâr" sözcüğü gelebildiğinden cümlede
soru anlamı soru zamiriyle sağlanmıştır.
Örnek 7
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
Soru cümlesini normal
cümleye çevirdiğimizde; "Bana dar gelmeyecek makberi İbrahim kazsın."
şeklinde bir cümle karşımıza çıkar. Cümlede soru anlamını sağlayan
"kimler" sözcüğü yerine bir isim getirilebildiğinden cümlede soru
anlamı soru zamiri ile sağlanmıştır.
Uyarı: Bazı
soru zamirleri aynı zamanda soru sıfatı ve soru zarfı olarak da kullanılır. Bir
isimden önce gelip onunla ilgiliyse soru sıfatı; bir ismin yerini tutuyorsa
soru zamiri, eylem ile ilgiliyse zarftır.
Örnek
Ne renk giyersin sen genellikle? (soru sıfatıdır çünkü "beyaz renk" cevabını verebiliriz.)
Ne dönüp duruyor havada kuşlar? (soru zarfıdır çünkü "niçin?" anlamında kullanılmıştır.)
Bizler bugüne kadar bu dersten ne öğrendik? (soru zamiridir çünkü bir isim ya da zamirin yerini tutmuştur.)
Not: Soru zamirleri belirtili isim tamlamalarında "tamlayan" veya "tamlanan" olarak kullanılabilir.
Örnek
Kimin çilesi daha kutsaldır acaba? (tamlayan soru zamiridir)
İnsanların kaçı vicdanının sesini dinler? (tamlanan soru zamiridir)
Şunların hangisi daha dayanıklıdır? (tamlanan soru zamiridir)
Neyin nesidir bunlar ey gönül? (tamlayan ve tamlanan soru zamiridir)
Uyarı: Soru zamirleri hâl eklerini alabilir.
Buraya nereden geldiniz?
Nereden gelip nereye gidiyoruz?
Burada kimi bekliyorsun?
Bu masa neden yapılmış? (tahtadan)
Not: Soru zamirleri bazı durumlarda cümleyi soru cümlesi yapmaz.
Örnek
Kim buraya gelmişse adam gibi ağırlamışız.
Ne alırsam bu bakkaldan bozuk çıkar.
Hangisi gelse de pişman olmaz.
B. Ek Biçimindeki Zamirler
1) İyelik Zamirleri
Geldikleri ad ve ad soylu
sözcüklerin kime ait olduklarını belirten eklere denir. İsim tamlamalarındaki
"tamlanan-iyelik" ekleridir. Türkçede başlıca iyelik ekleri
şunlardır:
I. tekil şahıs iyelik eki -m
II. tekil şahıs iyelik eki -n
III. tekil şahıs iyelik eki -ı, -i, -u, -ü,
I. çoğul şahıs iyelik eki -mız
II. çoğul şahıs iyelik eki -nız
III. çoğul şahıs iyelik eki -ları, -leri
Örnek
(benim) baba-m
(senin) baba-n
(onun) baba-sı
(bizim) baba-mız
(sizin) baba-nız
(onların) baba-ları
Uyarı: Tamlanan durumundaki sözcük eğer
sesli harfle bitmişse iyelik ekinden önce kaynaştırma ünsüzü gelir.
Örnek
(benim) ev (i)-m
(senin) ev (i)-n
(onun) ev-i
(bizim) ev (i)-miz
(sizin) ev
(i)-niz
(onların) ev-leri
Uyarı: 3.
tekil kişi iyelik eki olan "-ı, -i, -u, -ü" ekleri ile belirtme hâl eki
olan "-ı, -i, -u, -ü" ekleri bazen karıştırılır. Buna dikkat etmek
gerekir. İyelik ekleri tamlama kurduğu için sözcüğün başına "onun","
onların" zamirleri gelir. Hâl ekinde kesinlikle ilgili sözcüğün başına
"onun", "onların" şahıs zamirleri gelmez.
Örnek
Evi her
zaman erken terk eder. (hâl eki)
Cümlede geçen "evi" sözcüğünün
önüne "onun/onların" şahıs
zamirlerinden birini getiremeyiz. Şöyle ki "Onun evi her zaman terk
eder." şeklinde bir cümle karşımıza çıkar ki bu da dil bilgisi açısından
yanlış bir cümledir. Tamlama ortaya çıkmadığı için sözcükteki "-i"
sesi belirtme hâl ekidir.
Evi her
zaman düzenlidir. (iyelik eki)
Cümlede geçen "evi" sözcüğünün önüne cümlenin anlamını esas alarak "onun/onların" şahıs
zamirlerini getirdiğimizde bir isim tamlamasının oluştuğu görülür. Şöyle ki
"Onun evi her zaman düzenlidir." cümlesi ortaya çıkar. Bu da dil bilgisi
açısından doğru bir cümledir. "Evi" sözcüğünde geçen "-i"
sesi de iyelik ekidir.
Not: Aşağıdaki
cümlelerde geçen ve koyu yazılan sözcükte yer alan ek de iyelik ekidir.
Örnek
Bir kez dilim yandı bu olaydan neyleyim. (benim dilim)
Gül bahçesi değil mi ki yüzün ey sevgili! (senin yüzün)
Gözü her zaman daha yükseklerdeydi. (onun yüzü)
Hayatımız hep boş işlerle geçer bu dünyada. (bizim hayatımız)
Gönlünüz ve bahtınız hep açık olsun. (sizin gönlünüz / sizin bahtınız)
Dertleri bizimle aynıydı sanki. (onların dertleri)
(…)
Ağacınız yapraklarla donanır (sizin ağacınız)
Taşlarınız bir
birliğe inanır (sizin taşlarınız)
Hep çiçekler bağrınızda gönenir (sizin bağrınız)
Pınarınız çağlar
akışır dağlar (sizin pınarınız)
(Karacaoğlan)
2) İlgi Zamiri (-ki)
Ek hâlinde olan bir zamirdir. Bir ismin ya da isim tamlamalarında tamlananın yerini tutan "-ki" zamiridir. Tamlayan ekinin üzerine gelir. Kendisinden önceki kelimeye bitişik yazılır. Büyük ve küçük ünlü uyumuna uymayan ilgi zamirinin sadece "-ki" şekli vardır.
Örnek
Benim derdim seninkinden büyüktür.
(senin derdin)
Bizim arabamız yıkanmış onunki yıkanmamış.
(onun arabası)
Sizinkinden daha güzel bir ev daha görmedim. (sizin eviniz)
Sizin çocuğunuz ortaokulda bizimki daha ana sınıfında okuyor. (bizim çocuğumuz)
Not: Türkçede ilgi zamiri dışında iki "ki" eki daha vardır.
1. Bağlaç olan "ki"
2. Yapım eki olan "ki"
1. "ki" Bağlacı
Sözcükten her zaman ayrı yazılır. Büyük ve
küçük ünlü uyumuna uymaz. Sadece "ki"şekli vardır.
Örnek
Çok fazla kitap okumalısın ki sınavda başarılı olasın.
Çiğ yemedim ki karnım ağrısın.
2. "-ki" Yapım Eki
İsimlere gelerek çeşitli sıfatlar türeten
ektir. Zaman anlamı veren kelimelerin her zaman sonuna doğrudan; yer
bildiren sıfatlar türetmede ise "-de" hâl ekiyle kullanılıp ondan
sonra gelir.
Örnek
Dünkü toplantı çok verimli geçmiş.
Bugünkü derste sıfatları işleyeceğiz.
Evdeki hesap çarşıdaki hesaba uymaz bazen.
Duvardaki saat odaya çok güzel yakışmıştı.
Eldeki yara geçer dildeki yara geçmez.
YAPILARI BAKIMINDAN ZAMİRLER
1. Basit Zamirler: Yapım eki almayıp kök hâlinde bulunan zamirlerdir. Basit zamirler çekim eki alabilir.
Örnek
Ben, sen, o, biz, siz, onlar, bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, hepsi, çoğu, hangisi, kaçı, bazısı, birisi vb.
2. Birleşik Zamirler: Birden fazla kelimenin bir araya gelerek
oluşturduğu zamirlerdir.
Örnek
Hiçbiri, birkaçı, birçoğu, birtakımı, öbürü vb.
3. Öbekleşmiş Zamirler: Birden çok kelimenin farklı şekillerde
öbekleşerek oluşturdukları zamirlerdir.
Örnek
Öteki beriki, bunun şunun, şu bu, şundan bundan, falan filân, herhangi biri, ne kadarı vb.
4. Ek Hâlinde Bulunan Zamirler: Türkçede ilgi ve iyelik zamirleri ek hâlinde bulunan zamirlerdir.
Örnek
Sizinki her zaman kaybeder. (ilgi zamiri)
Babamız bizi mutlu etmeyi çok iyi bilir. (iyelik zamiri)
Ayrıca bakınız
Zamir (Adıl)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme